Yaz Saati’nin yıllık bilançosu tartışılıyor

Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararı sonrası yeniden tartışılmaya başlanan yaz saati uygulamasının yıllık bilançosu tartışılmaya devam ediliyor. Hükümetin İTÜ tarafından hazırlanan bir raporu dayanak gösterdiği uygulamaya devam kararı alınırken,  uygulamanın büyük zarar yarattığını öne süren EMO sözkonusu raporun kamuoyuna açıklanmasını istiyor. 

Geçtiğimiz günlerde İstanbul Teknik Üniversitesi’nin hazırlayarak Enerji Bakanlığı’na sunduğu bir rapor yaz saati uygulamasını odak noktası haline geldi. İTÜ heyetinin, yaz saati uygulamasının etkili olduğu saatlerdeki elektrik tüketimini bir yıl önceki yılın aynı dönemindeki tüketimler ile gün gün karşılaştırarak, elektrik tüketiminde sağlanan toplam tasarruf değerinin 1 milyon 300 bin megawaat saati aştığı hesapladığının iddia edilmesi elektrik  sektöründeki tartışmaları da alevlendirdi. Elektrik Mühendisleri Odası ise konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yaz saatinin kalıcılaştırılması olarak nitelendirilecek uygulamaya geçiş için İstanbul Teknik Üniversitesi`nin (İTÜ) hazırladığı bir rapor dayanak gösterilmiştir. Kamuoyuna açıklanmayan bu rapora ilişkin en ayrıntılı bilgiler ne yazık ki ancak İTÜ`nün web sitesinde yer alan 2016 tarihli bir haberden edinilebilmektedir. Söz konusu haberde uygulama ile hedeflenen tasarruf miktarına ilişkin şu bilgiler verilmektedir: 2010-2016 yılları arasını kapsayan 6 yıllık sürede kış saati uygulaması nedeniyle yaşanan ek elektrik tüketimleri karşılaştırıldığında, kış saati uygulamasının geçerli olduğu aylar bazında yıllık yaklaşık % 8.58, toplam elektrik bazında ise % 3.62 oranında önemli bir tasarruf yapılacak.”

Söz konusu haberde yer alan veriler doğru ise uygulama ile 2016`da277.5 milyon Megavat saat (MWh) olarak gerçekleşen elektrik tüketiminde 9 milyon 990 bin 792 MWh tasarruf edilmesi hedeflenmekteydi. Yine kamuoyuna açıklanmayan ve hakkında 18 Ekim 2017 tarihinde Anadolu Ajansı`nın yaptığı haber dışında bilgi olmayan, uygulamanın bir yılının değerlendirildiği yakın tarihli ikinci İTÜ raporunda ise 1 milyon 308 bin 297 Megavat saatlik (MWh) enerji tasarruf sağlandığına ilişkin bilgi yer alıyor. Öncelikle ifade edilmelidir ki, Danıştay`ın iptal kararına rağmen kanun değişikliği ile uygulamanın devamında ısrar edilmesine gerekçe gösterilen ikinci raporda yer aldığı iddia edilen tasarruf miktarı ile ilk raporda hedeflenen miktar arasında 7.7 kat fark vardır. İkinci raporda ulaşıldığı iddia edilen tasarruf miktarı, Türkiye`nin 2016 elektrik tüketiminin yalnızca yüzde 0.47`sine denk gelmektedir. Benzer şekilde ilk raporda kış ayları için hedeflenen yüzde 8.58`lik tasarrufun, ikinci raporda yüzde 0.9 olarak gerçekleştiği iddia edilmektedir. Herhangi bir mühendislik hesaplamasında bu boyutta bir hata payının olması mümkün değildir. Sadece bu nedenle bile söz konusu raporları hazırlayanların kim olduğu, uzmanlıkları, kullandıkları veri setleriyle birlikte acilen kamuoyuna açıklanmalıdır.” deniliyor.

EMO yaptığı açıklamada resmi veriler ışığında uygulama döneminde tüketimin azalmadığı, puant değerin düşürülmediği, elektrik fiyatlarında bir ucuzlamanın olmadığı net bir şekilde görülmektedir görüşüne yer verirken, kamuoyuna açıklanmayan İTÜ`nün raporları gerekçe gösterilerek, ekonomik durgunluk nedeniyle düşmesi beklenen elektrik tüketiminde manipülatif bir artış sağlanmıştır, denildi.

Bakanlar Kurulu`na kanunla verilmeyen bir yetkinin kullanılarak uygulamanın hayata geçirildiği Danıştay kararıyla kesinleşmişken, TBMM`de görüşülmekte olan Torba Yasa`ya önergeyle bir madde ekleyerek uygulamanın sürdürüleceğinden bahsedilmesi, iktidarın takındığı tutumun İTÜ`nün raporlarını aşan boyutları olduğunu göstermektedir.

EMO Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı`nı ve İTÜ Rektörlüğü`nü, elektrik piyasasını gözeten, yurttaşları ve sanayiciyi yok sayan, yaz saatinin kalıcılaştırılması uygulamasına gerekçe gösterilen raporları, kamuoyuna açıklamaya davet etti.

Check Also

Ankara Mektubu: Enerji sektöründe önemli olan…

Tuncay Derman İnternet Enerji Platformu’nda geçen ay (Ocak 2018) izlediğim ülkemiz Enerji Sektörü’ne ilişkin bir …

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir